Yurt içinde yaz tatili için bir yer seçmek istediğimde ilk aklıma gelen yer Olympos oluyor. Olympos’la ilk tanışmamın üzerinden yıllar geçti. Ağaç evleriyle, antik şehriyle, deniziyle ve eğlencesiyle Olympos gerçekten etkileyici bir yer, her ne kadar bundan 10-15 yıl öncesi Olympos bir başka güzel olsa da...

Olympos, Antalya’da ama 5 yıldızlı tatil köyleri gibi şehre yakın değil, aksine 1.5 saatlik uzaklıkta başka bir yer. Bu yakın uzaklık, Olympos’a ulaştığınızda ve henüz birkaç saat geçirdiğinizde, dünyadan da uzaklaşmaya dönüşüyor. Şehir hayatından, gürültüden, trafikten, binalardan uzak portakal bahçeleri ve çam ağaçlarının içinde bir vadi olan Olympos’un farklı bir enerjisinin olduğunu hemen hissediyorsunuz. Bu yıl birkaç kez gitme fırsatı bulduğum Olympos, bahar aylarında portakal çiçeklerinin havayı sardığı, gelincik çiçeklerinin açtığı başka bir güzellik sunuyor.

Olympos’un alametifarikası ağaç evleri. Ünü dünyaya yayılan bu ağaç evleri ilk yapan kişi, hala Olympos’un en meşhur mekanının yani Kadir’in Ağaç Evleri’nin sahibi Kadir Kaya.

AĞAÇ EVLERDE KONAKLAMAK

Bir başka yazımda Kadir Kaya’nın hikayesini paylaşmak isterim. Konu ağaç evlerden açılmışken biraz Olympos’ta konaklamadan bahsedeyim. Vadide dip dibe onlarca pansiyon açılmış durumda. Bu pansiyonlarda bungalow denilen evlerde konaklıyorsunuz. Olympos’u Olympos yapan ağaç evleri ise Kadir’in yerinde deneyimlemeniz mümkün. Ağaç ev nedir derseniz, odanızın tam ortasından kocaman bir ağacın geçtiğini düşünün. Sabah uyanıp kapıyı ya da camı açtığınızda kuşların size daha yakından öttüğünü hayal edin ya da... Bungalow tipi odaların içinde konfordan kaçınılmamış. Duşu ve tuvaleti, sıcak suyu var. Şansınıza yapımında sedir ağacı kullanılmış bir oda denk gelirse- ki benim öyle oldu, sedirin mis gibi kokusuyla derin bir uyku çekebilirsiniz. Konaklamalarda fiyata genelde sabah kahvaltısı ve akşam yemeği dahil. Fiyatlar da kişi başı 100 ile 150 lira arasında değişiyor. Tavsiyem ucuza kaçıp kötü hizmet almayın.

NE KADAR KALMALI

İstanbul’dan yaklaşık 1 saatlik uçuşla gelinen Antalya’dan Olympos’a taksiyle gelmek istiyorsanız yaklaşık 200 TL’yi gözden çıkarmanız gerekiyor. Elbette toplu taşıma da bir başka opsiyon ama biraz zahmetli . Önce otogara, ordan da Kumluca’ya giten minibüslere binmeniz gerekiyor. Minibüsten Olympos yol ayrımında inerek tekrar Olympos’a giden minibüse geçmeniz lazım. Toplu taşımayla gidildiğinde havaalanından Olympos’a ulaşım süresi 3 saati aşabiliyor. Hal böyle olunca Olympos’a en az 3-4 gün zaman ayırmanız gerekiyor. Emin olun sıkılmayacaksınız, yapacak çok şey var.

OLYMPOS PLAJI

Öncelikle Olympos plajı yurt dışında da gittiğim yerler arasında temizlik manzara ve güzellik açısından ilk sırada gelir. Plaja gitmek için antik şehrin içinden geçildiği için bilet almanız gerekiyor. Tek geçişli biletler pahalı. Bunun yerine çok geçişli plaj kartları deneyin, hatta Müzekart almak çok daha hesaplı oluyor. Soğuk suyun karıştığı deniz sıcak yaz aylarında bile hafif bir serinlik veriyor. Dağ ve plaj kenarındaki zakkum çiçekleri, denize dökülen dere, tarihi kalıntılar denizde yüzerken doyumsuz bir manzara sunuyor. Doğrusu her gittiğimde bu manzarayı ilk kez görmüş gibi heyecanlanıyorum.

Şezlong gibi şeyler aramayın burada. Biz genelde güney ışığından korunmak için zakkumları sarmış asma yapraklarının gölgesini tercih ediyoruz. Bu doğal localarda yer bulmak için biraz erkenden denize gitmenizi tavsiye ederim. Eğer geç gittiyseniz bu ağaçların gölgesi ve plajın hemen başındaki tepeciğin gölgesi herkesi kucaklıyor.

NELER YAPILIR?

Hem Olympos sahilden hem de Adrasan Koyu’dan kalkan tekne turlarına katılabilirsiniz. Adrasan’dan kalkan tekne turlarının iki rotası bulunuyor. Bunlardan birisi sadece Sulu Ada’ya gidiyor ki birazdan anlatacağım, diğeri 5-6 koya uğruyor. Koylara giden tekne turları sabah 10’a doğru Adrasan’dan ayrılıyor. Biz Tuncay Kaptan’ın teknesiyle açıldık denize. Teknede büyük bir İngiliz aile vardı. İlk durağımız Akseki Koyu oldu. Oradan Çoban Koyu’na geçtik. Buraya Korsan Koyu da diyorlar ama gerçek Korsan Koyu Adrasan’a yaklaşık 45 dakikalık mesafede ve arabayla gidiliyor. Yolun bir bölümü stabilize olmasına rağmen son yıllarda piknikçilerin hucum ettiği küçük, şirin bir koy. Ben çok beğendim.

Tekrar teknede Çoban Koyu’na dönersek, koyun bir tarafı nakışla işlenmiş gibi çatlakların olduğu kaya bulunuyor. Akvaryum gibi derler ya burası da öyle suyun içinde görüş mesafesi 30 metreden fazladır herhalde. Eğer Gopro gibi su altında da fotoğraf çekecek makineniz varsa, çok güzel görüntüler elde edebilirsiniz. Öğle yemeği için Sazak Koyu’na geliniyor. Bir boğazdan geçilerek girilen Sazak, büyük bir koy. Biz hemen girişte küçük bir plajı da olan yere demirledik. Tatlı su kaynağı vardı. Böbrekler için iyi geliyor deniyor ama içmenizi tavsiye etmem. Öğle yemeğini burada yedik.

Tekne turlarında genel balık, makarna ve salata veriliyor. Tuncay Kaptan ise bunların yanında nefis dolma hazırlamıştı. Soğan dolması bile vardı. Yemekten sonra asıl Sazak Koyu’nun plajına yöneldik. Karadan çok zor ulaşılan bu koyda bizi inekler karşıladı. Denize içine atılan masada meyvemizi yerken koyun ev sahipleri ineklerle değişik fotoğraflar da çektirme fırsatı bulduk. Ceneviz Koyu dönüşe geçmeden önce son durağımız oldu. 5 çayını içtiğimiz Ceneviz Koyu, turkuaz rengiyle diğer koylardan ayrışıyor. Koyun tam karşısındaki Tahtalı Dağı’nın görüntüsü ise muhteşem. Söylendiğine göre denizden yükselen en yüksek tepeymiş Tahtalı. Olympos’tan 1 saatten az sürede ulaşılan Tahtalı Dağı’na teleferikle çıkılıyor. Bunun için Olympos’tan tur alma şansınız da bulunuyor.

Çaylarımızı içip, yüzdükten sonra müthiş bir günü geride bırakarak günü tamamladık. Sulu Ada turunu seçenler için biraz bilgi vereyim. Son yıllarda meşhur olan bu ada ismini tatlı su çıkmasından dolayı alıyor. Bölgede hiçbir plajda olmayan beyaz kumuyla ün yaptı. Bu turu seçenler adanın etrafındaki iki plaj ve küçük koylarda denize girme fırsatı buluyor. Eğer deniz dalgalıysa yol sizi yıpratabilir. Tekne turu haricinde gündüzleri Olympos’a arabayla 1-1.5 saatlik mesafedeki Likya döneminden kalma antik şehirleri gezme imkanınız da bulunuyor.

ÖKÜZ BAR VE HANGAR BAR

Gelelim Olympos’un gece hayatına. Olympos’ta pansiyonların kendi küçük barları dışında herkesin uğrak yeri olan barları da bulunuyor. Olympos’ta eğlencenin de merkezi ağaç evler gibi Kadir’in yeri. Burada Hangar Bar ve Öküz Bar diye iki bar bulunuyor. Ünleri yurt dışına bile taşmış. Hangar Bar gece 12’de kapanırken Öküz Bar bir diğer adıyla Bull Bar gece yarısı 12 de açılıyor ve gece 3’e kadar eğlence devam ediyor. Profesyoneller tarafından işletilen bu bar eğlencesi kadar dekorasyonuyla da dikkat çekiyor. Kokteyleri, müzikleri ve çalışanlarıyla adeta müdavimleri oluşan bu barlara girmenin, yer bulmanın zor olduğunu da söyleyeyim. Olympos’ta kaldığım sürelerde başka barlara gitme ihtiyacı duymadım. Bull Bar’ın giriş kuyruğu azalsın ya da bar çıkışı açıktım diyorsanız Osman Abi’nin pizzalarını şiddetle tavsiye ediyorum. Zaten ‘aman dikkat, bağımlılık yapar’ diye sunuyorlar pizzayı. Keçi peynirli olanı müthiş. Ben fırsat buldukça hatta sadece hafta sonu için bile Olymposa gidiyorum. Sanırım daha uzun yıllar da benim için İstanbul’dan ilk kaçış noktası olmaya devam edecek.

Değerli Haberturk.com okurları.

Haberturk.com ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.

Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Haberturk.com yorum sayfalarında yer almayacaktır.

Ayrıca Haberturk.com yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.

Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılamaz.

Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Haberturk.com bunlardan sorumlu tutulamaz.

Haberturk.com yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.

Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.

BU EKRANI KAPATMAK İÇİN TIKLAYIN!

YORUMLAR

Lütfen yorum alanını boş bırakmayınız.
Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!