"VEDA DUGYUSUNA TAKILMIYORUM"
• Yazarsın, yönetmensin, oyuncusun, yapımcısın ve kariyerinin kırkıncı yılına yaklaşıyorsun. Neler hissediyorsun? Mesleğinin sana yeterince cömert davrandığını düşünüyor musun?
Emekli olduk ama emekliliğin çok cömert davrandığını düşünmüyorum. Bunu söylediğimde insanlar, “Sizler çok para kazandınız” diyorlar ama ben burada başka bir şeyi anlatmaya çalışıyorum. Yeri geldiğinde biz, bırakın programları izletmeyi, kanallar var eden programlar yapmışız. Dizi tutturursun ama bir de kanal tutturmak diye bir şey vardır. Kanal tutturmuş işler yaptık. Bu anlamda bence çok zor bir iş yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz. Komedi, işin çok zor kısmıydı. Özellikle başta sevgili üstadımız Levent Kırca’nın izinden giden bir programdık. Geriye baktığımda, ben gençlerle çalışmayı çok sevdim. Her zaman çok kıymetli sanatçı meslektaşlarımla çalıştım ama şöyle bakıyorum da yaptığım bütün dizilerde, yarışmalarda ya da programlarda, şimdilerde söz sahibi olan, şimdilerde gündemde olan, şimdilerde bu işin başını çeken arkadaşların bizim mutfaktan çıkmış olması ya da bir şekilde benim hayatımın bir yerlerinde, dizi çekerken, ders verirken, yarışma yaparken onlarla temas etmiş olmam ve onlara vesile olmam beni çok mutlu ediyor. "Vefa var mı?" dersen de ben artık onlara hiç takılmıyorum. Arada yazarlar, sosyal medya hesaplarından yazışırız, galalarda görüştüğümüzde konuşuruz. Bunun böyle başlamış olması bir hakikat, artık tarihe yazılmış ve bu beni çok mutlu ediyor. Ne mutlu bize, demek ki vesile olduk. Böyle yeni insanların gelmesi, yeni insanlara vesile olmak çok hoşuma gidiyor. Ne mutlu bana...