Habertürk
Yerel Haber Hattı 0536 266 79 69
KONUŞMAYI BAŞLAT
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
  • Göller Yöresi'ndeki göllerin yaşadığı tehditlere ilişkin bilimsel araştırmalar yapan Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) Bilim Danışmanı Dr. Erol Kesici, "Eğirdir Gölü ile Kovada Gölü arasında, anne ve cenin arasındaki bağ gibi 22 kilometrelik bir bağ vardır. Bu iki göl, Kovada kanalıyla birbirine bağlıydı. Eğirdir Gölü kurursa, bu Kovada Gölü'nün de kurumaya başlayacağının göstergesi. Çünkü Kovada Gölü'nü besleyen en büyük kaynak, Eğirdir Gölü'dür. Aynı zamanda Kovada Gölü aşırı kirlilik yaşıyor. Kovada, balık tutmanın, göle girmenin yasak olduğu, tamamen bataklık haline dönüşmüş bir göl durumunda. Bunda yine gölü besleyen dere ve diğer kaynaklardan suyun gelmeyişi de önemli bir etken. Yer altından beslenimi de sondajlar nedeniyle yok denecek kadar az" dedi.

  • Küresel ısınma ve kuraklık nedeniyle mikroskobik ve makroskobik su bitkilerinin gölün her tarafını sardığını anlatan Dr. Erol Kesici, "Bu da gölün kurumasını hızlandırıyor. Gölü besleyen Kovada kanalı boyunca yer alan on binlerce dönüm tarım alanının Eğirdir Gölü'nden suyu saptırmaları nedeniyle de Kovada susuz kalmaktadır. Gölün susuz kalmasında diğer bir faktör de HES'lerdir. Türkiye'nin ilk milli park alanlarından biri olan Kovada Gölü, bilinen bilimsel önlemler alınmadığında etrafında yaşayan göl havzasındaki çok sayıdaki doğal türler ve bu türler içindeki endemik türlerin yok olması da önemli tehditlerinden biri. Vahşi tarımsal sulama hem Eğirdir hem Kovada bölgesinde acilen sonlandırılmalı ve damla sulama gibi sistemler uygulanmalıdır" diye konuştu.

Sayfa Yükleniyor..