Habertürk
Yerel Haber Hattı 0536 266 79 69
KONUŞMAYI BAŞLAT
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
  • Haldun Dormen, 1998'de Devlet Sanatçısı payesine layık görüldü.

    2019'da 91 yaşındayken; bir sezonda hem İstanbul'da hem de diğer şehirlerde 4 farklı oyunda sahneye çıkarak, Avrupa turnesi de düzenleyerek  azmini, çalışkanlığını ve üretkenliğini en çarpıcı şekilde gösterdi. 
    Haldun Dormen'in yaşam enerjisi, ürettiklerini sahnelemek, sahneledikleriyle insanların hayatına dokunmak...

  • Her şey çocukken çatıdan düşüp küçük oranda sakat kalmasıyla başladı. 
    O küçük sakatlık, Haldun Dormen'in Haldun Dormen olmasını sağladı.  
    'Her şeyi herkes kadar iyi yaparım' diyerek, o sakatlığın oluşturduğu psikolojiyi bertaraf etti.

  • Haldun Dormen'in balmumu heykelleri...

    Hastanede yatarken babası Sait Ömer Dormen'in Almanya'dan getirdiği, birkaç kukladan ve bir sahne düzeneğinden oluşan bir oyuncak, Haldun Dormen'in sanata olan yatkınlığını gün yüzüne çıkardı. 
    Haldun Dormen, taburcu ediidikten sonra o kuklalara oyunlar yazıp arkadaşlarına 50 kuruş karşılığında temsiller düzenledi.

  • Haldun Dormen, bir tiyatro oyunu için sahneye ilk kez Galatasaray Lisesi'nde çıktı. Dormen, 'Demirbank' ve 'Kamp' adlı oyunlarda ilk tiyatro deneyimini yaşadı yaşamasına ama Galatasaray Lisesi'ni hiç sevmedi. Nedeni de okulun çok sıkı olması ve ana etkinliklerin futbol üzerine kurulmuş olmasıydı.

  • Daha sonra Robert Koleji'ne giden Haldun Dormen, bu okulda kendi ifadesiyle rahat bir nefes alarak tiyatroya olan ilgisini ve yeteneğini keşfetti.
    Lise son sınıftayken ABD'deki Yale Üniversitesi'ne bir mektup yazarak üniversiteye girme başvurusunda bulundu. Yale Üniversitesi'ne kabul edildi edilmesine ama bundan ne annesinin ne de babasının haberi vardı.

  • O sıralarda, yazdığı bir mektupla ABD seyahatinde olan babası Sait Ömer Dormen'e Yale Üniversitesi'nde öğrenimini görerek tiyatrocu olmak istediğini belirtti.
    Sait Ömer Dormen'den gelen cevap şu oldu; 'Olacaksan ol ama en iyisi ol.'

  • Haldun Dormen, henüz öğrenciyken ABD'deki gazetelerde haber oldu.

    Haldun Dormen, babasından aldığı icazet ve içindeki tiyatro sevgisiyle Yale Üniversitesi'nde kelimenin tam anlamıyla esti, gürledi. ABD'li olmamasına rağmen kısa sürede kendisini üniversiteye kabul ettiren Dormen, sahnelediği 'Elektra' ve 'Evlilik Teklifi' ile hem arkadaşlarını, hem de öğretmenlerini kendisine hayran bıraktı. Üstelik o oyunlardan birini Türkçe olarak sahneledi.
    'Elektra', Türkçe, 'Evlilik Teklifi' ise İngilizce...

  • Hollywood'dan birkaç yapımcı, yaz aylarında Pasadena Playhouse'daki birçok oyunda sahneye çıkan Haldun Dormen ile ilgilense de aklı fikri Türkiye'deydi.
    'Ben Türkiye'yi ve Türklüğümü seviyorum' diyerek mesleğini ülkesinde icra etme arzusuyla uçağa bindi.

  • Haldun Dormen'in 1997'de başlattığı Afife Ödülleri, tiyatronun en değerli ödülleri olarak her yıl düzenlenmeye devam ediyor.

    İstanbul'a iner inmez de bir arkadaşının aracılığıyla Devlet Tiyatosu Genel Müdürü Muhsin Ertuğrul'dan randevu alarak; "Ben, sizinle çalışmak istiyorum, tiyatroyu sizden öğrenmek istiyorum' dedi. Bir süre, Ertuğrul ile çalıştıktan sonra ABD'de kurduğu planlarını hayata geçirme vaktinin geldiğine karar verdi. 
    Tiyatro kurmak...

  • Dormen Tiyatrosu'nu henüz 29 yaşındayken, 1957'de kurdu.
    Erol Günaydın, Altan Erbulak, Metin Serezli, Nisa Serezli, Erol Keskin, İzzet Günay, Yılmaz Köksal ve Ayfer Feray, Dormen Tiyatrosu'nun ilk oyuncuları oldu.

  • Dormen Tiyatrosu'nda 'Ben' yoktu, 'Biz' vardı.
    Patron - çalışan ilişkisi prosedür gereği sadece kağıt üzerindeydi.
    Herkes patron, herkes çalışandı...

  • 15 yıl boyunca İstanbul'un eğlence hayatının merkezlerinden biri olarak konumlanan ve birçok  oyuncunun yetişmesinde okul misyonu üstlenen Dormen Tiyatrosu, Türkiye'de Batılı anlamda ilk müzikal olan 'Sokak Kızı İrma'yı 1961'de sahneledi. Gülriz Sururi, müzikaldeki 'İrma' rolüyle adını, Türkiye'ye duyurdu.

  • Haldun Dormen'in 'Bozuk Düzen' adlı sinema filminde başrolleri Belgin Doruk, Ekrem Bora ve Salih Güney paylaştı.

    1960'lı yıllar, Türk sinemasının yılda 200 film ürettiği yıllar...
    Haldun Dormen, sinemanın çekim gücüne kapılarak biri 1965, diğeri 1966'da olmak üzere iki film çekti.

    'Bozuk Düzen'...
    Yapımcı, yönetmen ve senarist.
    Antalya Film Festivali'nde 'En İyi Film', 'En İyi Senaryo' ve 'En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu' dalında Altın Portakal kazandı.

    'Güzel Bir Gün İçin'...
    Yapımcı, yönetmen ve oyuncu.
    Antalya Film Festivali'nde 'En İyi Senaryo' ve 'En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu' dalında Altın Portakal kazandı.

    Sinema yapımcılığı üzerine olan kariyeri iki filmle sınırlı kalan Haldun Dormen, ödüllere rağmen izleyicinin filmlere neden ilgi göstermediğini; "Çünkü zamanından önce yapıldı. Yani zamanına uygun filmler değildi. Bugün olsa olabilirdi ama olsun. Filmciliğimi de yapmış oldum böylece" sözleriyle açıkladı.

  • Yıl 1972...
    Dormen Tiyatrosu kapandı.
    Büyük bir şaşkınlık...
    Nasıl olur, Dormen Tiyatrosu nasıl kapanır?
    Çünkü artık evlerin çatılarını antenler kaplamaya başlamıştı.
    Televizyonun yaygınlaşmaya başladığı dönemler...
    Televizyonla birlikte değişen sosyal hayat önce tiyatroları etkiledi.
    Masraflar karşılanamıyordu.
    Tiyatroda çalışanlar, oyuncular arasında 'Kapandık' haberi sonrası ağlayanlar, hatta bayılanlar oldu.
    Ne var ki elden gelen bir çare yoktu.
    Haldun Dormen'in büyük ölçüde ekonomik sıkıntı yaşaması Dormen Tiyatrosu'nun kapısına kilit vurdurdu.
    Hatta öyle büyük bir ekonomik sıkıntı yaşadı ki 'Bir daha tiyatro açmayacağım' dedi...

  • Dormen Tiyatrosu, kapanmış olsa da Haldun Dormen'in misyonu yeni mecralarda sürecekti.
    O mecra da tiyatrosunun kapanmasına yol açan televizyon oldu. 
    Oldukça ironik...

  • Haldun Dormen'in yönetmenlik ve senaristlik misyonunu televizyonda sürdürdüğü 'Unutulanlar', aralarında Kerem Yılmazer, Can Gürzap, Perran Kutman, Ayten Gökçer ve Göksel Kortay'ın da olduğu tiyatro oyuncularının bir TV yapımıyla tanışmasına vesile oldu.

  • Dizi kariyeri de sinema kariyeri gibi umduğu gibi gitmese de köşesine çekilecek biri değildi. Bu; arzu, meziyet, yetenek ve bilgi donanımına ihanet olurdu. 
    Köşesine çekilmesine izin verilecek biri değildi. Kültüre, sanata ihanet olurdu. 
    1990'a kadar kültür - sanat içerikli TV programları yaptı.

  • Bir gün Egemen Bostancı dedi ki; 'Feriköy'de bir yer var. Gidip bir baksana. Belki orada komedi tiyatrosu yaparız.'
    Haldun Dormen, gidip baktı.
    'Tamam orası olur' dedi.
    Ardından da çalışmalar başladı.
    Adı önce Egemen Bostancı Tiyatrosu idi. 
    Egemen Bostancı dedi ki; "Her şeyiyle sen uğraşırken buranın adı neden Egemen Bostancı Tiyatrosu? Burası, Dormen Tiyatrosu olsun."

  • Haldun Dormen, 1972'de 'Bir daha tiyatro açmayacağım' demişti ama Egemen Bostancı'nın emrivaki yapmasına karşı koyamadı. 
    O emrivaki, Haldun Dormen'in içindeki tiyatro ateşinin yeniden harlanmasına neden oldu.

  • Fakülte öğrencisiyken bir dönem, Feriköy Öğrenci Yurdu'nda kalmıştım.
    Dormen Tiyatrosu ile öğrenci yurdu arasındaki mesafe 50 adım.
    O gün 'Şahane Züğürtler' sahneleniyordu.
    Tiyatronun önünden geçerken oyunun afişlerine bakıyordum.
    Haldun Dormen meğer arkamdaymış.
    - Bu oyunu hiç seyrettin mi?
    - Hayır.
    - O zaman akşam gel izle.
    Sonra beni içeri davet etti, çay ısmarladıktan sonra 'Şahane Züğürtler'e bir bilet verdi ve şöyle dedi; "Her oyunu izlemeye geliyorsun. Geldiğinde beni bul."

    Gerek öğrenciyken gerekse gazeteci olduktan sonra gittiğim Dormen Tiyatrosu'nda Haldun Dormen'in işine olan sevgisi ve saygısının ne büyük ölçüde olduğunu görmek heyecan vericiydi.
    Ekonomik sıkıntılarla uğraştığını görmekse bir o kadar üzücü...

  • Özel tiyatroların oldum olası boğuştuğu ekonomik sıkıntı, Haldun Dormen'in yakasını bir kez daha bırakmamıştı.
    Haldun Dormen'in tiyatronun borçlarını ödeyebilmek için evindeki tabloları satması da yeterli olmadı.
    Tiyatronun gelirleriyle - giderleri 1970'lerde olduğu gibi birbirlerine yine sırtını dönünce Dormen Tiyatrosu, 17 yıllık ikinci dönemi sonunda 2001'de bir kez daha kapandı.

     

     

  • Tüccarlık külfetinden kurtulduktan sonra salt tiyatronun sanatıyla baş başa kalan Haldun Dormen, tiyatrosu kapandıktan sonra hem İstanbul'da hem de ülkenin diğer şehirlerindeki tiyatrolarda oyunlar sahneledi, sahnelemeye de devam ediyor.

  • Haldun Dormen, "Başkalarına aktarılmayan bilgi, ıslak toprağa yağan kara benzer" felsefesi doğrultusunda öğrenci yetiştirmeye devam da ediyor. Bu Dormen Akademi, 2019'da Hüseyin Gülhuy tarafından Haldun Dormen'in Türk tiyatrosuna mirası olan Dormen Ekolü’nü her yaştan insana kazandırmak ve bu ekolün getirdiği değerlerle eğitim alan yeni sanatçı jenerasyonları yetiştirmek için kuruldu. 

 

 

Sayfa Yükleniyor..